Soğuk Algınlığı

Soğuk algınlığının etkeni nedir?

Halk ortasında “soğuk algınlığı” yahut “üşütme” biçiminde isimlendirilen hastalık, hekimler tarafından “viral üst teneffüs yolu enfeksiyonu” olarak bilinir. Hastalığın üşüme yahut üşütmekle ilgisi olmayıp, bahar ve kış üzere soğuk mevsimlerde salgınlar yapan virüslerin neden olduğu hastalıklardır. En sık rastlanan etkenleri Rhinovirus (%60), Respiratory syncytial virus, Coronavirus, Influenzae virüsü, Parainfluenzae virüsü ve Adenovirus’tür.

Gribi SA’dan Ayıran Belirtiler Nelerdir?

Griple soğuk algınlığı bazen birbirine karıştırılır. Grip influenza ismi verilen bir virüse bağlı olarak soğuk mevsimlerde ortaya çıkan bir teneffüs yolu infeksiyonudur. Burun Akıntısı, burun tıkanıklığı, boğaz ağrısı, aksırık, kuru öksürük griple soğuık algınlığının ortak belirtileri olabilir. Gribi soğuk algınlığından ayıran belirtiler ise kas ve eklem ağrısı, halsizlik, yüksek ateş ve baş ağrısının olmasıdır. Çocuklarda 2 yaş altında ateş görülebilir.

Sağlıklı bir çocuk yılda kaç kere soğuk algınlığı geçirebilir?

Tüm çocuklar soğuk algınlğı geçirir. Kimileri daha az belirti verir. Sağlılı 1-5 yaş ortası çocuklar yılda 8’e kadar sayıda soğuk algınığı geçirebilir. Bunların az bir kısmı orta kulak iltihabı, sinüzit, zatürre üzere hastalıklarla komplike olabilir. Sık sık komplikasyon olmadığı sürece sık soğuk algınlığı geçiren çocuklarda altta yatan bir bağışıklık sistemi hastalığı aranmasıa gerek yoktur.

Soğuk algınlığı infeksiyonu nasıl yayılır?

Soğuk algınlığına neden olan virüsler enfekte kişinen salyasına temas etme sonucu bulaşır. Aksırma ve öksürme ile de salyanın teneffüs yollarına bulaşması da mümkündür. Hastalığın bulaşmasını önlemede en aktif sistem el yıkama ve gerekirse maske kullanmadır.

Soğuk algınlığından korunmada günlük C vitamini alımı tesirli midir?

Bu mevzuda çok sayıda klinik araştırma yapılmıştır. Toplumda dağlıklı bireylerde yapılan 23 farklı araştırmanın sonuçları bir ortada değerlendirildiğinde, korunma gayesiyle günlük alınan 2 gramlık dozlarda bile C vitamininin soğuk algınlığı sıklığını azaltmadığı sonucuna varılmıştır. Bu araştırmaların altısında alt küme tahlillerinde yalnızca şiddetli soğuk yahut fizikî gerilime maruz kalan askerler, maraton koşucuları ve kayak atletlerinde kollayıcı dozda günlük olarak alınan C vitamininin soğuk algınlığısıklığını yarı yarıya azalttığı saptanmıştır.

Soğuk algınlığı tedavisinde günlük >200 mg C vitamini alımının yararı var mıdır?

Hekimlerin birçok soğuk algınlığı geçiren hastasına C vitamini önermekte yahut bu vitamini içeren besinleri hastalık sırasında çokça tüketmesini önermektedir. Fakat bu mevzuda yapılan klinik araştırmaların birçok C vitamininin soğuk algınlığı belirtilerini azaltmada faydasını gösterememiştir. Yalnızca 1974 yılında yapılan bir araştırmada hastalığın birinci gününde alınan tek 8 gramlık dozun hastalık müddetini bir ölçü kısalttığı gösterilmiştir. C vitamininin asit yapıda olğu ve yüksek niktarlarda alındığında mideye ziyan verebileceği unutulmamalıdır.

Soğuk algınlığı tedavisinde antihistaminlerin bedeli nedir?

1800 erişkini kapsayan 9 klinik araştırmayı içeren tahlillerde birinci jenerasyon antihistaminik ilaçların burun akıntısı ve aksırık belirtilerini 2. günden sonra azalttığı, lakin bu faydanın sonlu olduğu saptanmıştır. 9000 erişkin ve çocuk hastayı içeren 32 denetimli araştırmanın bir ortada incelenmesi ile elde edilen sonuçlar ise antihistaminik ilaçların tedavide faydasını gösterememiştir.

Soğuk algınlığı tedavisinde su buharı solumanın yararı var mıdır?

Bu bahiste kâfi araştırma olmadığından buhar solumanın soğuk algınlığındaki aktifliği bilinmemektedir. B ununla birlikte soğuk mevsimlerde konut içinde nem oranının %40’ın altında olmamasına dikkat edilmelidir.

Soğuk algınlığı tedavisinde dekonjestanların faydası var mıdır?

Dekonjestanların burun tıkanıklığını tek doz uygulamadan sonraki 3-10 st azalttığını gösteren deliller vardır, lakin daha uzun müddette faydası ile ilgili kâfi delil yoktur. Bilhassa astım hastalarında teneffüs yollarının sistemik dekonjestan ilaçlarla kurutulması ziyanlı olabilir.

Soğuk algınlığı tedavisinde ekinezya’nın bedeli nedir?

Sekiz farklı klinik araştırmanın sonuçları birlikte değerlendirildiğinde birtakım ekinezya preparatlarınınsSoğuk algınlığı belirtileri üzerine sonlu faydası olduğu görsterilmiş, lakin bu araştırmalarda 200 den fazla farklı preparatın kullanılmış olması, preparatların bitkinin farklı kısımlarından elde edilmesi ve ekstraksiyon yollarının farklılığı üzere nedenlerle, bitkinin faydası konusunda kesin bir yargıya varmak mümkün olmamaktadır. 2007 yılında ekinezya kullanımının aktifliğini araştıran 14 çalışma birarada değerlendirildiğinde ekinezyanın soğuk algınlığı gelişme mümkünlüğünü %58 oranında azalttığı, hastalık mühletini ise ortalama 1.4 gün azalttığı gösterilmiştir.

Soğuk algınlığı tedavisinde çinko tesirli midir?

Çinkonun soğuk algınlığı tedavisinde aktifliği ile ilgili birçok çalışma yapılmış ve bu çalışmalar iki meta-analizle bir ortada incelenmiştir. Bu tahlillerden birinde belirti müddetlerini 7 günde azalttığı, başkasında ise hiç bir faydası olmadığı sonucuna varılmıştır.

Soğuk algınlığı tedavisinde antibiyotikler kullanılmalı mıdır?

Gerek klinik çalışmalar gerekse bu açlışmaları bir ortada sistematik biçimde bir ortaya getirerek pahalandıran meta-analizler antibiyotiklerin soğuk algınlığı belirtilerini azaltmadığını, soğuk algınlığı sırasında yahut sonrasında gelişen bakteriyel kulak iltighabı, sinüzit yahut zatürre üzere kompliasyon mümkünlüğünü da azaltmadığını göstermiştir.

Soğuk algınlığında tabipler niye gereksiz antibiyotik tedavisi uygular?

Tabiplerin gereksiz antibiyotik reçete etmesinin nedenleri ebevenyin beklentisini tatmin etme, diğer doktorun nasıl olsa antibiyotik yazacağı öngörüsü, çok teşhis, eksik yahut yanlış bilgi, ve komplikasyon dehşetidir. Anne ve babaların birçoğu nitekim teneffüs yolu enfeksiyonu belirtileri olduunda tabibin antibiyotik reçete etmesini beklerler, lakin bu beklentileri daha evvelden gittikleri tabibin uygulamasından öğrenilen bir deneyime dayanır. Şayet aileye daha çok vakit ayrılıp hastalık ve antibiyotikle ilgili açıklama yapılırsa bu beklentilerinin ortadan kalktığı görülmüştür. Antibiyotik verilmeyen üst teneffüs yolu viral enfeksiyonlarında sonradan bakteriyel enfeksiyon gelişme ve hastanın geri dönme mümkünlüğünün artmadığı gösterilmiştir.

Üst teneffüs yolu enfeksiyonları içinde antibiyotik tedavisi gerektiren durumlar nelerdir?

Halk arasınd “beta mirobu” olarak tannan küme A streptokok bakterisine bağlı boğaz ve bademcik iltihabı, orta kulak iltihabı, sinüzit, epiglottit ve boğmaca antibiyotiklerle tedavi edilmelidir.