Vajinismus İle Karşılaşınca

Vajinismus ile karşılaşınca başarılı tedaviye götüren 4 yanlışsız adım:

Problemi görmek
Duygusal yük ile baş edebilmek
Tedavi seçeneklerinin değerlendirilmesi
Tedaviye başlama
Vajinismus birkaç yıl öncesine kadar ismi bilinmeyen, tedavisi olan bir hastalıktan çok ‘vajina’ sözünü akla getiren tuhaf, toplum içinde konuşulmayan bir sözcüktü.

İnternetin yaygınlaşması ve internete ulaşımın kolaylaşması ile birlikte Türkiye’deki tabiplerin de mevzuya eğilmesi ve Vajinismus`un da dahil olduğu cinsel işlev bozuklukları ile ilgili yanlışsız ve faydalı bilgilerin doktorlar tarafından internette paylaşılması toplumun mevzuya bakışının değişmesine vesile oldu. Vajinismus hala toplum tarafından gereğince bilinmese de, hastalıkla karşılaşan şahısların hakikat bilgiye ulaşması kolaylaştı.

Bu süreçte Vajinismus hastasının nasıl değiştiğini, adeta ‘evrelendiğini’, müracaat sırasında hastalık hakkında bilgi seviyesinin arttığını, bilinçlenildiğini gördüm.

Daha 3-4 yıl evvel bulunduğu durumu anlamayan, kaygısını kimse ile paylaşamayan ve ‘kaderini’ kabullenip ‘mucize’ kurtuluşu beklemekten öteki dermanı olmayan hasta profilinden şuurlu, Vajinismus hakkında okuyan ve hastalık olduğundan ötürü da tedavisi mümkün olan durumda olduğunu anlayan, cesurca ve yılmadan gerekli tedavi basamaklarını uygulayan hasta profili oluşuyor.
Bu basamakta Vajinismus hastalarına doktor olarak yardımcı olmak ismine yapabileceğim en âlâ şey hakikat bilgiye ulaşmayı sağlamak, hastalara internette dolaşan bir yığın bilgiye boğulmadan en kısa yoldan tedaviye yanlışsız adım atmaya rehberlik etmek olur.

Vajinismus ile karşılaşan kişi için tedaviye giden hakikat yol 4 adımda özetlenebillir:

Vajinismus sorununu görmek, hastalık olduğunu anlamak ve kendi rahatsızlığını kabul etmek.

Problemin tahlili için birinci hakikat adım hasta olduğunu kabul etmek olur. Bu biçimde kişi sonuç vermeyen ve yıpratıcı ‘kendini suçlama’ sürecinden kurtulabilir.

Cinsel bağa endişe nedeni ile girememe, kasılma ve panik içinde kaçınma hareketi kişinin ‘suçu’ yahut ‘beceriksizliği’ değil, bilinçaltından gelen derin kaygı ve kaygıların sonucudur. Burada bedenin denetim edilemeyen kasılmaları ve bağa ‘kendini kapatma’ davranışı rastgele bir fobide geliştirdiğimiz davranışın birebiri ve kendini bilinçaltı kaynaklı cinsel bağlantı yahut cinsellikle bağdaştırdığı dehşet ögelerinden müdafaayı gayeler.

Süreç şuur tarafından yönetilemediği için kendini zorlamanın, ‘korkuların üzerine gitmenin’ istenen güzelleşmeyi sağlayamayacağını  bilmek faydalı olur. Böylelikle hasta, kendini her keresinde daha da çok yıpratan ve korkutan ‘denemelerden’ korunmuş olur. Hasta olduğunu anlayan ve hastalığının tedavisinin de mümkün olduğunu bilen kişi, kendini zorlayıp sonuç alamayınca da yaşanılacak hayal kırıklığının hastalığın pekiştirilmesine fırsat vermemiş olur.

Duygusal yük ile baş edebilmek.
Çift olarak Vajinismus`un yıkıcı sürecine direnmek kolay olmayabilir. Partnerler ortasında irtibat seviyesi çok değerli. Bayanın hastalığı kabul etme, kendini suçlamadan ve ‘kusurlu’ görmeden gerçeği görme ve eşi ile dehşetlerini açık konuşma oluşabilecek yanlış anlaşılmalardan ve suçlanmalardan kaçınmayı da kolaylaşır.

Bu süreçte Vajinismus sorunu ile çift olarak yüzleşme ve tedaviye giden basamaklarda birlikte hareket etme hem tedaviye başlama sürecini kısaltır, hem tedavinin başarılı olmasını da epeyce tesirler.

Bu devirde bağlantı meseleleri yaşanıyorsa, psikolog yahut aile terapisti yardımı da alınabilir.

Tedavi seçeneklerini kıymetlendirilmek.

Cinsel Terapi, hipnoz, akupunktur üzere sistemler de faydalı olabilir ve yardımcı yol olarak kullanabilir, lakin asla tek başına kâfi olmazlar.

İlaç tedavisi, çeşitli lokal uyuşturucu kremler ve libido arttırıcıları üzere prosedürler ise işe yaramaz, bilakis başarısızlığı yaşattıklarından ötürü tedavi sürecine ziyan verir ve bireylerin tedavinin mümkün olduğuna dair inançlarını yok edebilirler.
Gerçek Vajinismusta genital organlarda yapı bozukluğu olmadığından da ‘kızlık zarı açma’, ‘kızlık zarı çıkartma’ ameliyatları da asla yapılmaması gereken, kaygıları daha da arttıran ve tedavi olma sürecini uzatıp hastalara ziyan veren uygulamalardır.

Verilen bilgiler ve antrenmanlar ile kişi kendi vücudu ve cinsel kimliği ile barışır. Şuurun güçlenmesi ile cinsel davranışın ‘normalizasyonu’ da gerçekleşmiş olur. Yani kişi, cinselliği korkutucu öge değil de, görmesi gerektiği üzere olağan ömrün ve sağlıklı bağın bir kesimi, bir bileşeni üzere görmeye başlar. Kendi cinsel davranışları üzerinde düşünmeyi, bunları yönetmeyi öğrenir. 

Tedaviye başlamak.

Tedaviye başlama tedavinin en sıkıntı adımı olabilir. Bu adıma kadar hastalığın kendisi ve tedavi yolları hakkında bilgi sahibi olan kadın/ yahut çift, çeşitli nedenlerinden ötürü tedaviyi tekrar de erteleyebilir.

En değerli ‘erteleme’ nedenleri olarak:

İlk görüşmede gerçek teşhis için yapılması gereken jinelkolojik muayeneden korkma,
Tedavi sürecinde yapılacak idmanlardan korkma,
Tedavi sürecinin kendini ruhsal olarak zorlayacağını, çift alakasında dengelerin değişebileceğini ve başaramama durumunda ilginin ziyan görebileceğini düşünme,
Başaramayacağından ve böylelikle sürecin daha da kötüleşebileceğinden korkma sayılabilir.
Tedaviye başlama kararı verirken Cinsel Terapi uygulayacak olan tabip ile detaylı görüşmek ve tüm dehşetleri ve telaşları konuşmak çok faydalı olur.

Ayrıntılı görüşmede çift tedavi basamakları ile ilgili net bilgi alınması ile birlikte tabip ile diyaloğun kurulması ve itimat bağının oluşturulması imkanı da elde etmiş olur.

Tedaviye başlarken kararlı olan, tasaları giderilmiş, tedavi süreci hakkında akıllarında soru işaretleri olmayan ve tabibine güvenen çiftin başarılı olmaması için bir neden kalmaz.