Güneş ve Deniz Nereye Kadar?

Bronzlaşmak isterken, güneşin ve denizin, cildimize ve saçlarımıza olan etkisini unutmamak gerekiyor.

Güneşten ve denizden cildi ve saçları nasıl koruyabiliriz?

Ultraviyole, %80 oranında cildin erken yaşlanmasından sorumlu en önemli etkendir. Cildi güneş ışığının zararlı etkenlerinden koruyabilmek için en az 30 koruma faktörlü güneş koruyucu kremler güneşe çıkmadan 15-20 dakika önce, güneş gören alanlara kullanılmalı, su ile her temas sonrası ve gün içerisinde 2-3 saatte bir yenilenmelidir. Su tüketimi (günde en az 6-8 bardak) arttırılmalıdır. Ayrıca yaşlanmayı önleyici (anti-aging) A, E ve C vitaminlerinden zengin yeşil sebze ve meyveler bol tüketilmelidir.

Güneş ışığından doğal koruyucu özelliği olan karoten (Havuçta bulunur) ve saç için gerekli bir vitamin olan biotin (Yumurta, süt, tahıl ezmeleri gibi besinlerde bulunur) tüketiminin de arttırılması yaz döneminde cilt ve saç sağlığının korunması için oldukça gereklidir.

Yazın özellikle hangi faktörler cildi ve saçı bozar?

Yaz döneminde cildi ve saçı bozan en önemli etken güneş ışığıdır. Güneş ışığı ile doğrudan temas, saç ve derinin temel hücreleri olan keratinositlerin ölümüne, kollajenin parçalanmasına, bunun sonucunda ciltte lekelenmelere, kırışıklıkların artmasına ve erken yaşlamaya neden olmaktadır. Deniz ve havuz suyu ile uzun süreli temas ise deriden su kaybına neden olarak cildin ve saçın kurumasına neden olmaktadır. Ayrıca havuz suyunda bulunan klor ,saç ve ciltte meydana gelen kuruluğu ve zararı arttırmaktadır.

Yıpranmış saç ve cilt nasıl olur? Yıprandığını nasıl anlarız?

Yıpranmış olan cilt, esnekliğini ve parlak görünümünü kaybeder. Çünkü güneş ışığı cildin esnekliğini veren kollajeni parçalar. Ciltte güneş ışığına bağlı olarak kahverengi lekelenmeler, dudak üzeri, göz etrafı gibi cildin ince ve hassas olduğu alanlarda ince çizgilenmeler oluşur. Ayrıca güneş ışığı cildin yağlanmasına neden olur. Saçlarda ise mat bir görünüm, kırılganlıkta artış gözlenir.

Yıpranmış saç ve cildin sağlık açısından zararları neler?

Yıpranmış saç ve cilt  insanların en fazla ruhsal sağlığını etkilemektedir. Sağlıksız saç ve cilt  bireylerin mutsuz olmasına, kendilerine güvenlerinin azalmasına ve toplumsal ilişkilerinin zayıflamasına neden olabilmektedir. Ayrıca ciltte güneş ışığının meydana getirdiği yıpranma alanlarında ve lekelerin üzerinde bazı deri kanserleri (melanom, bazal hücreli karsinom vb.) gelişebilmektedir. Güneş ışığı benlerin sayısında artışa ve bazı benlerin kanserleşmesine (melanom) neden olabilmektedir. Ayrıca bazı kronik deri hastalıkları (sedef, vitiligo vb.) aşırı güneş ışığına maruziyet sonrası şiddetlenebilmektedir. Saçlarda meydana gelen yıpranma da  dökülmeyi arttırabilmektedir. 

Güneş ve deniz sonrası nasıl bir cilt-vücut bakımı öneriyorsunuz?

Güneş ve deniz sonrası cildin kaybettiği suyun ve nemin yerine konması gerekmektedir. Bu nedenle cilde mineral içeriği yüksek tonikler ve arkasından yüksek hidrasyon içeriği olan nemlendiriciler kullanılmalıdır. Vücudumuza ise, hemen banyo sonrası  cildin tuttuğu suyu sabitlemek için mutlaka cildin kuruluk derecesine göre su veya yağ bazlı nemlendiriciler kullanılmalıdır. En önemlisi günlük su tüketimi arttırılmalıdır.

Günlük ve haftalık bakım diye ayırabilir miyiz?

Cilt bakımını günlük ve haftalık bakım diye ayırabiliriz. Günlük bakımda cilt her gün cilde uygun bir temizleme kremi veya jeli ile temizlenmeli, arkasından bir tonik ve en önemlisi mutlaka nemlendirici uygulanmalıdır. Haftalık bakımda ise yaz döneminde nem maskeleri veya kırışıklık önleyici antioksidan maskeler temiz cilde tercihen banyo sonrası, 15-20 dakika ciltte kalacak şekilde uygulanmalıdır. Eğer ciltte aşırı bir hassasiyet ve kızarıklık yoksa maske öncesi cildin ölü hücre tabakasını gidermek için cilde uygun peelingler uygulanabilir. Bu işlemler güneş hasssasiyeti yapabileceği  için akşamları uygulanmalı ve gündüz mutlaka güneş koruyucular kullanılmalıdır.