Gebeliğin 6.aylarından sonra karın, kalça basen ve göğüslerde gördüğümüz ve bilimsel ismi “stria gravidarum” olan karın çatlakları anne sıhhatine ve bebeğe ziyanı olmamasına rağmen anne adaylarını kozmetik olarak etkileyen bir hastalıktır. Genel olarak deride yarıklanma ve genişleme üzere alanlar ile kendini gösteren, pembe yahut mor-leylak rengi lezyonlardır.
Yalnızca gebelerdemi görülür ?
Aslında hayır. Bilhassa böbreküstü hastalıklarında, steroid dediğimiz bir ekip ilaç kullanımlarında, çok şişmanlıkda bu cins cilt çatlakları görülebiliyor. Cushing Sendromu denilen böbreküstü bezi hastalıklarında çok kortizon üretimine bağlı olarak oluşmaktadır. Yapılan çalışmalarda bu çatlakların sebebi tam açıklanamasa bile ciltteki kollajen ve elastin fibrilleri dediğimiz ana katmanların yapısında bozulmalar ve azalmalarar, kopmalar sonucu oluştuğu varsayılmaktadır.
Birtakım anne adaylarında hiç olmaması ise ekseriyetle aile hikayesine ve genetik özelliklere bağlı olduğu düşünülmektedir. Birinci gebeliklerde %55-60 oranında gebelik çatlağı oluşmaktadır.
Ne yapmalıyım ?
Gebeliğin bilhassa 5.ayından itibaren uygun eserler ile bu çatlakların oluşma mümkünlüğünü ve şiddetini azaltabilirisiniz. Bu mevzuda hekiminizle konuşmalı bilgi almalısınız. Gebelik çatlaklarının %100 aktif ve kesin önleyici tedavileri olmasada, şiddetini azaltıcı ve daha az iz kalmasını sağlayıcı yollar mevcuttur. Patofizyolojisi karmaşık olsada çatlaklar ortaya çıkmadan uygun tedaviler ile daha az etkilenip, gebelik sonrası ise kozmetolojinin geliştirdiği teknolojiler ve özel lazer teknikleri ile bu çatlakları görünmez hale getirilmesini sağlayabilirsiniz.
Gebelik sırasında birinci lezyonlar pembe-mor renkte gelişip, bilhassa karın, göbek, kalça ve göğüslerde cilt açılmaları meydana gelmektedir. Bu sürece kaşıntı eşlik etmektedir. Gebelik boyunca pembe-mor renkli olan bu çatlaklar, 2-5 cm uzunluk, 2-4mm genişliğinde görülmeltedir. Gebelik sonrası hormonların olağana dönmesi ile renkleri solup, renksiz yahut deri renginde üzeri parlaklaşmaya başlarlar. Bu etaptan sonra kozmetolojiden takviye alarak bu lezyonları özel metotlar ile silmeye ve yokedilmeye çalışılmaktadır. Lakin bu biraz daha güç olmakta ve vakit almaktadır. Ciltte tamamı ile olağana dönme ne yazıkki güç olmaktadır.
Bilhassa ailesinde, anne ve kardeşlerinde gebelik çatlağı ağır olan anne adaylarının daha dikkatli olmaları gerekmektedir.
İşte bu nedenle önleyici, oluşmasını azaltıcı prosedürler daha kıymet kazanmaktadır. Bu gayeyle yapmanız gereken en yararlı misyonlar ;
-
Vücudunuzu kakao, acıbadem, ceviz yağı ile hazırlanmış doğal eserler ile daima nemlendirmelisiniz
-
Gebelik çatlaklarına karşı özel geliştirilmiş jel ve kremler konusunda hekiminizden bilgi almalısınız
-
Bol su içmelisiniz
-
Yürüyüş ve yüzme üzere cildinizin gerginliğini azaltıcı sporlar yapmalısınız
-
Gebeliğiniz müddetince fazla ve denetimsiz kilo almamalısınız. Ülkü kilolar ile gebeliği bitirmelisiniz.
Bu tekliflerde temel gaye çatlak oluşumunun altında yatan kollajen dokusunun yırtılmasını ve kopmasını engellemeye yönelik olacaktır. Ancak ne yazıkki günümüzde hiç bir tedavi, krem yahut tedbir, gebelikde oluşan bu can sıkıcı çatlakları kesin ve tamamı ile önlemede yetersiz kalmaktadır. Tam ve kesin bir tedavisi bulunmamaktadır. Uygun tedaviler ile bu tesirleri azaltabilir ve daha az kalıcı cilt çatlağından kurtulabilirisiniz. Çatlaklar oluştuktan sonra ise doğumu ve lohusalık periyodunun akabinde lazer, kimyasal peeling ve dermoabrazyon-deri soyma, retinoik asit enjeksiyonları üzere tahliller sunulabilmektedir.
0 Yorum